26 Eylül 2011 Pazartesi

OTOBUR...

bu muydu sosyal facebook..bu mu olacaktı panpişin twitter'ı..çok sevdiğim arkadaşlarımı göremeyecek miydim ben de..ey orhan veli..kandırdın.
keşke uzayda bir dünya daha olaydı.rengi önemli değildi.öbür dünyadan da bahsetmiyorum.hayır gidip gelebileyim.hangisi daha uyarsa oraya yerleşirim diyorum..
sonra bana soraydılar.uzaydaki öbür dünya benzerine giderken yanına alacağın üç şeyi söyler misin?tabi ki söylerim.önce senden başlamamı ister misin?
sabah kahvaltımı pikton'da.öğle yemeğimi istanbul'da..akşam yemeğimi siloris'te..canım illa isterse gelir giderim artık..dönüşler torbaya mı girdi?
orada yaşayanlara sosyallik dersi veririm.örnek olurum.deneyimlerimi aktarırım.dünyanın sosyalleşme savaşlarını anlatırım.
oralı bir arkadaşla irtibat halindeyim belli belirsiz.oralı olup olmadığını bilmiyorum.jumaa gibi.heey robenson.robenson zannetti beni.
sosyalliğim oradan da duyuldu ya sırtım yere gelmez.bir sorunları varmış,sıkılarak bunu anlatmak için akla karayı seçti.nen var jumaa.
değiş tokuş istiyormuş.orda petrol en değersiz maden.hiç bir işlerine yaramıyormuş.ama çok önemli madenleri bitmek üzereymiş.
ot bildiğiniz ot.otsuz yaşayamazlarmış.oo ottan bol ne var.herkes kabul eder bu değiş tokuşu.ot bizde.petrol sizde.savaşsız ticaret oh ne ala..
bunu dillendireyim dedim nerdeyse linç edilecektim.olur mu,petrolümüze kan mı doğrayacaksın dediler.petrol fiyatları düşermiş bollaşırsa..
oysa petrollerine kan doğranmıyor muydu bunların.kimin umurundaydı ki.bilemedim burada da otun her şey olduğunu.
ve üçüncü paylaşım savaşının ot için çıkacağını..töbe töbe..
T.R.Karabandoğlu-Bel Kemikli Öyküler..(foto:christina rollo)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder